11 Şubat 2008 Pazartesi

Pırlanta

Hiçbir mücevher,duyguları ve yaşamın önemli anlarını bir pırlanta kadar mükemmel anlatamaz ve simgeleyemez.Doğanın en nadide ve değerli armağanlarından biri olan elmas,milyarlarca yıl önce,dünyanın kalbinde neredeyse zamanın başlangıcında oluşmuştur.

5 Ocak 2008 Cumartesi

20 Aralık 2007 Perşembe

Dünya'nın en büyük elmasları

Dünyanın en büyük 2 . elması De Beers'a ait Cullinan 1 'in ham hali toplam 3106 karattır. Kesilmiş ve cilalanmış hali ise toplam530.20 karattır. Dünya üzerinde bulunmuş en büyük elmastır.

Pırlanta Alırken Nelere Dikkat Edilmeli ?

Pırlanta takı alırken sertifikalı ürün almaya özen gösterin. Sertifika bir taşın yani pırlantanın nüfus cüzdanı özelliğini taşır. Nasıl sizin bir kimliğiniz varsa ve bu kimlikte sizin adınız soyadınız ve diğer bilgileriniz var ise sertifikada da aldığınız pırlanta takının özellikleri vardır.

Sertifikadan sertifikaya fark vardır. Eğer üstünde tek başına 0.30 Ct.'dan küçük taşlar kullanılmış ise üreticinin kendi verdiği sertifikanın hiç bir mahsuru yoktur gönül rahatlığı ile kullanabilirsiniz. Ancak ; Pırlantanın büyüklüğü 0.30 ve üzeri ise (taktaş) artık bağımsız bir laboratuarın sertifikasına ihtiyacınız var demektir. Bu laboratuarlar pırlantaya has çok pahalı cihazlarla taş'ın gerçek renk ve berraklık özelliklerini belirlerler.

Bizim arzumuz sizlerin aldığı Tektaş ürünleri gerçek renk değerleri ile almanızdır. I diye beyan edilen bir taş'ın J çıkmaması buna en güzel örnektir yada berraklığı VS olan bir ürün SI çıkması gibi sayabiliriz.

J olan bir pırlanta tektaş 'ı H diye size satarlarsa gerçekten fazladan bir para ödemişsiniz anlamına gelir. Eğer aşağıda saydığımız sertifikalardan alırsanız aldığınız taş H diye beyan ediliyorsa o pırlanta gerçekten H renktir.

Pırlanta yüzük alırken dikkat etmeniz gereken çok önemli hususlar vardır. Bunlar gerek ürün bazında gerekse dükkan yada marka bazında dikkat etmek gereken konulardır.

Öncelikle mağazasında yada sadece 30 veya 40 parça pırlanta ürünü olan dükkanlardan ürün almamaya özen gösterin. Bu dükkanlar esas işi pırlanta olan dükkanlar değil sadece alıp satan yada etiketin üstünde gizli şekilde maliyeti gözüken fiyatına üstüne belirli kat koyup satan firmalardır. Oysa mücevher demek pırlanta demektir. Hatta mücevher firması demek sadece pırlanta ürünler satan firma anlamına gelmektedir. Bu kişiler pırlanta konusunda uzmandır, bilirkişidir.

Ürün bazında yani Pırlanta yüzük, kolye, gerdanlık yada küpe alırken dikkat etmeniz gereken hususlar vardır.

Öncelikle muhakkak ürünün sertifikalı olup olmadığına dikkat edin yarıca bir üst paragrafta belirttiğim yani kişi kuyumcumu mücevhercimi bunun ayrımını iyi yapın. Kuyumcu firmanın mağazasında altın model çoktur. Mücevhercide esas olan pırlantadır.

Ayrıca aldığınız sertifikanın karton yada matbaada basılmış bir kağıt olmamasına dikkat edin. Sertifika ya ehliyet mantığı ile yapılmış yada HRD yada EGL gibi uluslararası bağımsız kuruluşlar tarafından verilmiş organizasyonlardan almayı tercih edin. Bu sertifikalar uluslararası geçerliliğe sahiptir.

Sizler birer mücevher yada pırlanta uzmanı değilsiniz. O zaman ne yapmalısınız ?

Öncelikle Renk nedir bilmek gerekiyor. Pırlantanın rengi pırlantanın en önemli özelliklerinden biridir. Tabi sizler rengi nasıl anlayacaksınız. ? Gerçek mücevher firmasında ışıklandırma pırlantanın rengini iyi anlamak için saf pırıl pırıl beyaz bir ışık olur.

Bu ışık altında taşın rengine bakın. Tabi burada dikkat edilmesi gereken taş büyüklüğü 0.10 Ct.tan büyük taşlar için geçerlidir. Eğer pırlanta'nın renginde çok hafif bir sarılık hissediyorsanız taş J rengi demektir. Eğer mağaza sahibi bu taş için I rengi diyorsa o mağazadan hemen çıkınız. Ama bu J renginin kötü olduğu anlamına gelmez çünkü cilası ve rodajı güzel bir montürün üstünde J renk taş çok güzel gözükebilir. Gerçek beyaz taşlar I ve üstü rengi taşlardan başlar, H , G sıralaması ile D'ye kadar çıkar

İkincisi fiyatı belirleyen en önemli unsurlardan birisi berraklıktır. Berraklık dediğimiz konu pırlanta'nın içindeki gözüken karbon parçalarıdır. Bu parçalar ne kadar az ise pırlantanın değeri o kadar artar. Türkiye'de satılan standart SI1'dir. SI1 berraklığındaki taş ın içindeki parçalar çıplak gözle gözükmezler.

!

Pırlanta

Doğanın en değerli madenlerinden olan pırlantadır. Elmas ile pırlanta halk arasında farklı taşlar olarak bilinir ama aynı taşlardır. Madenden ham olarak çıkan elmas işinin ehli uzman kişiler tarafından kesilerek pırlanta'nın 58 fasetli haline dönüşür. Elmas kesildikten sonra cila işlemi uygulanır.

Şu anda elmas kesildi, pırlantaya döndü ve satışa hazır hale geldi. Artık sizlerin yani tüketicinin bilmesi gereken konular geldi.

Her zaman duyduğumuz, anlatılan pırlantanın 4c özelliğini anlatmaya çalışalım. Pırlantanın 4c'si kesim, renk, berraklık ve karattır.

Renk
Adı üstünde pırlantanın rengini ifade ediyor. Pırlantanın renkleri vardır. Pırlanta koyu sarıdan parlak, canlı beyaza doğru ilerler. Türkiye'de satılan standart pırlanta renkleri son 2 yıldır J'den I ve H rengine yükseliş olmuştur. Bu yükselişte tüketicinin bilinçlenmesi de etkili olmuştur. Batı'nın markalarına baktığımız zaman ise mesela bir Bulgari yada Tiffany G renk taşlar kullanmaktadır. Yani I ve H'ın bir üstüdür.
Aşağıdaki tabloda da gözüktüğü üzere en iyi renk nadir bulunan D'dir ve doğada az bulunan bir pırlantadır. Bir süt paragrafta bahsettiğimiz I ve H ise Nadir beyaz kategorisine girmektedir. Standart olarak bu tablo kullanılsa da bizim fikrimiz J rengi bu kategoriye girmez. Tabi bu bu bizim fikrimiz
Berraklık
Berraklık deyimini doğanın parmak izleri olarak adlandırabiliriz. Bir elmas yerin çok altında milyonlarca yılda büyük bir basınçla oluşur. Bugünkü haline geldiği zaman ise içinde minik bazen çıplak gözle görülebilen bezen sadece özel büyütüçle görülebilen lekeler vardır. Bunlar karbon kristalleridir.

Türkiye'de berraklık standardı SI1 dir. Çokmu önemli derseniz bu bütçe ile alakalı bir konudur. Bir pırlanta rengi ne kadar iyi olursa, berraklığı da ne kadar temiz olursa o kadar değerli yani nadir bulunan taş kategorisine girer. Ama bir taşın rengi I yada H berraklığı SI1 ise gayet rahat içiniz ferah kullanabileceğiniz taş kategorisine girer.

Aşağıda tablo da gözüktüğü üzere SI1 de küçük pırlantaya baktığınız zaman çıplak gözle gözükmeyecek lekeler vardır yani karbon. Birde şunu düşünün sizler burayı okuyorsanız artık pırlantadan az buçuk anlıyorsunuz demektir. D renginde, F temizliğinde 3 karatlık bir taş kaç paradır sizce ? Krallar ülkelerinden kaçarken önce elmaslarını yanına alırlar.
Kesim
Kesim taş büyüdüğü zaman yani 0,80'den sonra kesim artık önemli bir hal alıyor. Genelde Türkiye'deki kuyumcuların az bir bölümü kesimden anlasa da önemli bir konudur. Çünkü kesim ne kadar iyi olursa pırlanta ışığı o kadar iyi verecektir. Kesim kötü olursa hem ışığı iyi yansıtmaz hem de pırlantaya bakıp 0,50 Ct. lık taşı 0,70 gibi gösterir yada tam tersi.

Eğer HID'den ,EGL'den yada bunun benzeri bir kurumdan sertifika aldıysanız buradaki özellikleri bizle paylaşarak bunun cevabını net olarak öğrenebilirsiniz. Bize hiç çekinmeden ulaşın.

Karat
Karat ise pırlantanın ağırlığını simgeler. Pırlantar karat cinsinden ölçen özel çok hassas teraziler vardır. Karat gramın 5'te biridir.

.

Elmasları aşk ve duyguyla ilişkilendirmek uzun süre De Beers'ın ana pazarlama stratejisi olmuştur. Kampanyanın temel ise ünlü "Elmaslar sonsuzdur" sloganıydı. Edebi bağlılığı ve edebi değeri kapsıyordu. De Beers reklamları bazen ürünün flört oyunundaki rolünü DAHADA AÇIK DİLE GETİREBİLİYORDU. . 2000 YILININ Noelinden önce tam sayfa bir ilanda "Elbette yatırımın karşılığı var deniliyordu. Ama burada bunu yayımlayamayız"

Bir yüzyıldan kısa bir süre içinde Amerikalı, Avrupalı, Japon ve artan sayısıyla Çinli kadınların pırlanta nişan yüzüğünü bir hak olarak görüp "geleneksel bir armağan" bekler hale gelmesinin sorumluluğunu De Beers taşıyor diyebilirmiyiz acaba ...

Ancak pırlantanın aşk ve sadakatle ilişkilendirilen söylenceler pazarlama kampanyalarının çok öncesine gidiyor.

17 Aralık 2007 Pazartesi

pırlanta

pırlanta alırken nelere dikkat edilmeli